Her işe besmeleyle başlardı. “BESMELE ile başlamayan işin hayrı ve bereketi buyurmuştur.
Herkese selam verirdi “Allah katında insanların en değerlisi karşılaştıklarında önce selam vermek için harekete geçendir.” buyurmuştur.
Boş sözlerden kaçınırdı. “Malayani şeyleri terk etmesi bir kişinin müslümanlığının güzel olmasındandır. ” buyurmuştur.
Evine selam vererek girerdi.
Çocuklarla şakalaşırdı.
Bir evin kapısını en fazla 3 kez çalardı.
İsteyeni reddetmezdi. “Bana infak etmem ve yoksulluktan korkmamam emredildi. ” buyurmuştur.
Karnı acıkmadan yemezdi. “Karnınız iyice acıkmadan yemeğe oturmayın; tam doymadan da kalkın. ” buyurmuştur.
Elbisesini sağdan giyerdi.
Alışverişte sağ elini kullanırdı.
Ölmüş kişileri hayırla yad ederdi.
Yemeğin sonunda şükrederdi.
İnsanlara hediye verir ve hediyelerini kabul ederdi.
İnsanların en güler yüzlüsü idi.
İnsanlara latife (espri) yapardı.
Ondan asla kaba bir söz duyulmamıştı.
Temizliğe çok önem verirdi.
İşçinin emeğinin karşılığını hemen verirdi. ” İşçinin ücretini alnının teri kurumadan veriniz.” buyurmuştur.
Esnaflara dürüst olmayı tavsiye ederdi.
Komşu ilişkilerinde çok hassastı.
Evleneceklere yardım ederdi. Evlenenleride tebrik ederdi.
Hz. Ömer (RA) adaleti ONDAN öğrenmişti.
Karşısında titreyen bir adama, ” Korkma ! Ben kral değilim Kureyş’ten kuru ekmek yiyen kadının oğluyum.” demişti.
Hayvanlara iyi bakılmasını ister aşırı yük yüklemeyi yasaklardı.
İyilikleri asla unutmazdı, ayıpları da yüze vurmazdı.
Aksi bilinmedikçe hüsnüzan yapardı. ” Başkası hakkında bana kötü bilgi getirmeyin; ben yanınıza hakkınızda iyi düşünerek serin bir kalple gelmek isterim.” buyurarak hüsnüzannın esas olduğunu belirtmişti.
Allah RASÜLÜ’NÜN hayatında istikrar önemli bir yer tutar. ” İbadetlerin en hayırlısı azda olsa devamlı olanıdır.” buyurmuştu.
Hasta ziyaretini ihmal etmezdi.
Cenaze namazlarına katılırdı.
Irkçılık yapanları sevmezdi.
Hep hayrı tavsiye ederdi.
Yemekten önce ve sonra ellerini yıkardı.
Her konuda güvenilir bir insandı. ” Dürüst ve güvenilir tüccar kıyamette peygamberler, sıddıklar ve şehitlerle beraber olarak diriltilecektir.”
Ashabının hal ve hatrını sorardı, çok nazikti kimseyi rahatsız etmezdi.
Herkese iltifat ederdi.
Dişlerin bakımına önem verirdi.
” İşkenceye hiçbir mazeret olamaz.” derdi. Allah Rasülü savaş halinde dahi kadın ve çocukların öldürülmesine hatta ölünün cesedine dahi eziyeti yasaklamıştı.
Allah Rasülü, yatmadan önce avuçlarını biribirine birleştirir, İHLAS, FELAK, NAS surelerini okur, sonra da başından mübarek vücudunu mesh ederdi.
Ashabıyla tokalaştığında karşısındaki elini çekmedikçe, kendisi çekmezdi.
Hapşırdığında eliyle ağzını kapatırdı.
Sohbetleri insanları usandıracak kadar uzun değildi.
Herkese selam verirdi “Allah katında insanların en değerlisi karşılaştıklarında önce selam vermek için harekete geçendir.” buyurmuştur.
Boş sözlerden kaçınırdı. “Malayani şeyleri terk etmesi bir kişinin müslümanlığının güzel olmasındandır. ” buyurmuştur.
Evine selam vererek girerdi.
Çocuklarla şakalaşırdı.
Bir evin kapısını en fazla 3 kez çalardı.
İsteyeni reddetmezdi. “Bana infak etmem ve yoksulluktan korkmamam emredildi. ” buyurmuştur.
Karnı acıkmadan yemezdi. “Karnınız iyice acıkmadan yemeğe oturmayın; tam doymadan da kalkın. ” buyurmuştur.
Elbisesini sağdan giyerdi.
Alışverişte sağ elini kullanırdı.
Ölmüş kişileri hayırla yad ederdi.
Yemeğin sonunda şükrederdi.
İnsanlara hediye verir ve hediyelerini kabul ederdi.
İnsanların en güler yüzlüsü idi.
İnsanlara latife (espri) yapardı.
Ondan asla kaba bir söz duyulmamıştı.
Temizliğe çok önem verirdi.
İşçinin emeğinin karşılığını hemen verirdi. ” İşçinin ücretini alnının teri kurumadan veriniz.” buyurmuştur.
Esnaflara dürüst olmayı tavsiye ederdi.
Komşu ilişkilerinde çok hassastı.
Evleneceklere yardım ederdi. Evlenenleride tebrik ederdi.
Hz. Ömer (RA) adaleti ONDAN öğrenmişti.
Karşısında titreyen bir adama, ” Korkma ! Ben kral değilim Kureyş’ten kuru ekmek yiyen kadının oğluyum.” demişti.
Hayvanlara iyi bakılmasını ister aşırı yük yüklemeyi yasaklardı.
İyilikleri asla unutmazdı, ayıpları da yüze vurmazdı.
Aksi bilinmedikçe hüsnüzan yapardı. ” Başkası hakkında bana kötü bilgi getirmeyin; ben yanınıza hakkınızda iyi düşünerek serin bir kalple gelmek isterim.” buyurarak hüsnüzannın esas olduğunu belirtmişti.
Allah RASÜLÜ’NÜN hayatında istikrar önemli bir yer tutar. ” İbadetlerin en hayırlısı azda olsa devamlı olanıdır.” buyurmuştu.
Hasta ziyaretini ihmal etmezdi.
Cenaze namazlarına katılırdı.
Irkçılık yapanları sevmezdi.
Hep hayrı tavsiye ederdi.
Yemekten önce ve sonra ellerini yıkardı.
Her konuda güvenilir bir insandı. ” Dürüst ve güvenilir tüccar kıyamette peygamberler, sıddıklar ve şehitlerle beraber olarak diriltilecektir.”
Ashabının hal ve hatrını sorardı, çok nazikti kimseyi rahatsız etmezdi.
Herkese iltifat ederdi.
Dişlerin bakımına önem verirdi.
” İşkenceye hiçbir mazeret olamaz.” derdi. Allah Rasülü savaş halinde dahi kadın ve çocukların öldürülmesine hatta ölünün cesedine dahi eziyeti yasaklamıştı.
Allah Rasülü, yatmadan önce avuçlarını biribirine birleştirir, İHLAS, FELAK, NAS surelerini okur, sonra da başından mübarek vücudunu mesh ederdi.
Ashabıyla tokalaştığında karşısındaki elini çekmedikçe, kendisi çekmezdi.
Hapşırdığında eliyle ağzını kapatırdı.
Sohbetleri insanları usandıracak kadar uzun değildi.